ANKARA (İGFA) – TÜDKİYEB Genel Başkanı Nihat Çelik, iklim değişikliklerinin hayatı zorlaştıracağına dikkat çekti.
Bilim insanları iklim değişikliği hasebiyle dünyanın 2050’ye kadar ortalama 2-3 derece ısınacağını, ziraî üretimin, denizlerdeki balıkların azalacağını, iklim değişikliğinin besin krizi, açlık ve iklim göçleri üzere sosyoekonomik sonuçların dünyamızı etkileyeceğini belirttiklerini tabir eden Çelik, “İklim değişikliği dünyanın birçok ülkesinde meteorolojik riskler oluştururken Doğu Akdeniz havzasında yer alan ülkemiz çok sıcaklar, kuraklık, orman yangınları, vakit zaman çok yağış ve sel üzere yıkıcı hava olaylarına neden olmaktadır. Münasebetiyle iklim değişiklikleri hayatımızı epey zorlayacak en değerli hususların başında gelmektedir“ dedi.
İklim değişikliklerine karşılık önlemlerin ivedilikle alınması gerektiğine işaret eden Çelik, “Bu aksilikler yalnızca ülkemizde değil dünyada da ekosistemin tahrip olmasına, etrafın ziyan görmesine neden olmaktadır. Önlemlerin acilen alınması gerekmektedir. Aksi takdirde tüm insanlığın içerisinde olduğu “dünya gemisi” buz dağına çarpacak, bundan bütün insanlık ziyan görecektir. Burada tüm ülkelerin, hükümetlerin, toplumların, iklim değişikliğinin gidişatında belirleyici olan önümüzdeki 10 yılda, kararları bilime dayalı almaları ve global ısınmayı 1,5°C ile sonlandırma maksadını canlı tutmak üzere olan sorumluluk üstlenmeleri ve gereğini yapmalarıdır. Lakin ne yazık ki Dünyada biyoçeşitlilik süratle yok olmakta, tahrip edilmektedir “ diye konuştu.
Ülkemizde yaşanan çevresel aksiliklerin küçükbaş hayvancılığı da olumsuz etkilediğini belirten Çelik “ Ülkemizde meralar, sulak alanlar ve orman içi alanlarımızda yaklaşık 3 bini endemik olmak üzere 9 bine yakın çiçekli bitki çeşidi ülkemizin çabucak tamamına yayılmış durumdadır. Meralarımız kuraklık, çok sıcaklıklar, bilinçsiz otlatma, maksat dışı kullanım üzere aksiliklerden etkilenmesi etraf tahribatına neden olmakta, bu durum meraya dayalı küçükbaş hayvancılığımızı olumsuz etkilemektedir” dedi.
Çelik, çok az ülkenin sahip olduğu biyoçeşitliliğin hazırlanacak yeni projelerle korunmasının gereğine vurgu yaptı.